Tuhaf Güzellik Uygulamaları

Kasım 15, 2012 banyo, el/tırnak, Kişisel Bakım, maske, peeling 1 Yorum

Temizlikte olduğu gibi, güzellikte de aşırıya kaçanlar var. Bugüne eğlencelik bir yazıyla başlayalım ve en acayip güzellik uygulamalarına bir göz atalım.

Piyango Bileti Aldıran Cilt Bakımı

Cilt bakımı ürünlerinde bulunan maddelere artık şaşırmıyoruz. Biz farkında olalım veya olmayalım, balina kusmuğundan böcek ezmesine kadar çeşit çeşit tuhaf madde kozmetik ürünlerde bulunabiliyor. Peki bile bile yüzünüze kuş dışkısı sürdürür müydünüz? Manhattan’daki Shizuka New York Güzellik Merkezi’nin müşterileri sürdürüyor. Merkezin Geyşa Yüz Maskesi, bülbül dışkısı içeriyor.

Söylendiğine göre dışkıda bulunan doğal enzimler, ölü deriyi “hazmederek” cildi temizliyor ve parlaklaştırıyor. Kötü kokmaması için pirinç kepeği içeren maske aslında yeni bir buluş değil. Japonya’da geyşalar ağır makyajlarını temizlemek için yüzyıllardır kuş dışkısı kullanıyor. Eh, ne diyelim? Maskeyi uygulattıktan sonra piyango bileti almayı unutmayın. Zaten maskeye ödeyeceğiniz 180 dolardan sonra piyango size çıksa iyi olur.

Foto: Woman’s Day

Pedikür Ustası Balıklar

Bir düşünün: Eve dönüp eşinize “Bugün pedikürümü balıklara yaptırdım, hayatım!” diyorsunuz. Eşiniz “Neyin kafası bu, sevgilim?” diyen gözlerle soruyor: “İyi misin?” Aslında endişelenecek bir şey yok; pedikürünü balıklara yaptıran kadınlar (ve erkekler) gerçekten var.

Virginia eyaletinin Alexandria kentindeki Yvonne Güzellik Merkezi’nde 100 adet “pedikür ustası” Kangal Balığı (Garra Rufa) çalışıyor. İsimlerinin kangal balığı olduğuna bakmayın; bu minik su canlılarının dişleri yok; en sevdikleri gıdaysa ölü deri. Akvaryuma ayaklarınızı daldırdığınız anda ölü derilerinizi kemirmeye başlıyorlar. Deneyenler pedikürün acı vermediğini söylüyor; hatta katılırcasına gülenler var!

95 dolar verene 30 dakikalık uygulama bedava. Üstelik sonrasında krem ve oje uygulaması da hediye…

Foto: Woman’s Day

Çatal Dillim, Çingenem, Masözüm

Aşağıdaki, bir işkence sahnesi değil. İsrail’deki Ada Barak Güzellik Merkezi’nde bir masaj odası. Hanımefendinin sırtındaki yılanların her biri de masaj uzmanı. “Kurban”larının sırtında dolaşarak masaj yapan bu yılanlardan iri olanlarının “eli” biraz daha ağırken, ince olanlar hafif dokunuşlarla sizi rahatlatıyor. Bu arada yılan korkusu olanlar için hemen söyleyelim: Masaj uzmanlarının tümü zehirsiz.

Foto: IBN Live

Sümüklü Terapi

Salyangoz sümüğü, Antik Yunan döneminden beri tedavi edici özellikleri olduğuna inanılan bir sıvı. O dönemde mide ülserinden tutun, öksürüğe kadar pek çok şeye iyi geldiği düşünülüyormuş. Bugünse güzellik ürünlerinde bulmak mümkün. Ticari olarak kullanılan sümük, bildiğiniz bahçe salyangozlarından (helix aspersa) elde ediliyor. Sümük, zengin bir protein, hiyalüronik asit ve antioksidan kaynağı. Hiyalüronik asit, güzellik merkezlerinde “dolgu” olarak bilinen; dudakların dolgunlaştırılması ve kırışıklıkların yok edilmesi için kullanılan madde. Cildimizde de doğal olarak bulunuyor.

Bu ve bileşiminde bulunan diğer maddelerle salyangoz sümüğü, cildin kolajen ve elasten üretimini hızlandırıyor (bunlar cildin kendini onarması için gereken maddeler). Ayrıca içerdiği antioksidan maddelerle cildin erken yaşlanmasını engelliyor.

Salyangoz sümüğünü cildinize sürmek size iğrenç geldiyse, bu hayvancağızın Fransız mutfağında önemli bir spesiyalite olduğunu hatırlatalım!

Foto: Weirdworm

Bu Kalça Kaç Voltluk?

Bilirsiniz, yaz mevsimi yaklaşırken “Bikinime sığamıyorum!” serzenişleri de tavan yapar. Bikinisine girmek uğruna ölüm orucuna girmek istemeyenler için bir alternatif var: Elektrik! New York’taki Smooth Synergy Cosmedical Spa, fiziğinizi düzeltmek için fizik kanunlarından faydalanıyor. Kalçanız, papaya ve nane içeren bir peeling kremiyle yumuşatıldıktan sonra, mikro-akım uygulayan bir makineye bağlanıyor. Makinenin uyguladığı zayıf akım, sinirleri uyararak ufak kasılmalara neden oluyor. Böylece daha yuvarlak ve sıkı bir kalçaya sahip oluyorsunuz. Hem de sadece 250 dolara!

Foto: Woman’s Day

Banyonuz Fıçı mı Olsun, Pilsen mi?

Çek Cumhuriyeti’nde bir deyiş var: “Bira olan yerde hayat güzeldir.” Eğer bu deyişte doğruluk payı varsa, Chodovar Bira Fabrikası’nda hayat muhteşem olmalı. Çünkü fabrikada bira üretmekle kalmıyorlar, biranın içinde yüzüyorlar.

Fabrikanın bitişiğindeki spada, ziyaretçilere “bira banyosu” hizmeti sunuluyor. Klasik tasarımlı bir banyo küvetinin ayak ucunda bulunan bira musluğundan, pastörize edilmemiş siyah bira, köpüre köpüre küvete akıyor. Ancak banyo “suyu” biradan ibaret değil: İçinde bir miktar maden suyu, şifalı bitkiler ve kuru maya da bulunuyor. Yetkililere göre bira banyosu ölü derileri temizlemeyip size pırıl pırıl bir cilt sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda kasları gevşetip eklem ağrılarını da gideriyor.