KILAVUZ (A-Z)


1,2,4-Trimetil Benzen: Renksiz ve yanıcı bir petrol türevi. Boya, parfüm ve yapıştırıcı üretiminde sterilizatör olarak kullanılır. Solunum sistemini ve duyu organlarını tahriş eder. Çevre için zararlıdır, ancak biyobirikimli değildir. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 2’dir (0 en zararsız, 10 en zararlı).

1,4-dioksan: Dietilen oksit. Ürün etiketlerinde listelenen maddelerden değildir çünkü imalat sürecinde, etoksilasyon denilen işlem sırasında oluşur. Etoksilasyon, birtakım kimyasalları yumuşatmak için, içlerine meme kanserine yol açtığı bilinen etilen oksit maddesinin eklenmesidir. Örneğin, cilde kötü gelen sodyum lauril sülfat, bu yöntemle sodyum lauret sülfata çevrilir (“laureth” sözcüğündeki “eth” harfleri, etoksilasyon işleminden geçtiğini belirtir). Genellikle şampuan, duş jeli, köpük banyosu gibi köpüren ürünlerin içinde bulunur. Sodyum lauret sülfat dışında 1,4-dioksan barındırması muhtemel maddeler, PEG bileşenleri ve içinde “xynol,” “ceteareth” ve “oleth” geçen kimyasallardır. 1,4-dioksan cilt yoluyla emilir.  Hayvanlarda kansere yol açtığı bilinmektedir. İnsanlar için de kanserojen olduğu; böbrekleri, solunum ve sinir sistemini zehirlediği tahmin edilmektedir.

A

Ağartıcı: Organik leke moleküllerini parçalayarak ve renklerini açarak çıkaran madde. Sudaki kireçten ötürü grileşen (“azan”) çamaşırları beyazlatmakta da kullanılır. Sürfaktanlarla enzimlerin işini tamamlayıcıdır. Yıkama sırasında yok olur. Ağartıcılar oksidatif (lekeleri parçalayan) veya redüktiftir (boyanın rengini açan). İki temel ağartıcı sınıfı vardır: Oksijen bazlı ağartıcılar (hidrojen peroksit, yani oksijenli su; sodyum perborat ve sodyum perkarbonat) ve klor bazlı ağartıcılar (örneğin, sodyum hipoklorit, yani çamaşır suyu).

Akasya Zamkı: Yapıştırıcı, kıvam artırıcı. İnsanlarda solunum sistemi üzerinde olumsuz etkisi vardır. Çevre için zararlı olduğuna dair bir bulgu yoktur. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 3’tür (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Alfa-İsometil İyonon: Koku maskeleyici. İnsanlarda bağışıklık sistemini tahrip ettiği düşünülmektedir. Ekosistem için zehirli olduğu yönünde bulgular vardır.

Alkol: Bkz. İzopropil Alkol. İçki alkolü için bkz. Etil Alkol.

Alüminyum Klorohidrat: Terleme önleyici (antiperspirant). Cildi tahriş eder. Sinir sistemine zarar verir. Biyobirikimli olduğu düşünülmektedir. Ekosisteme zarar verir. Doğada kolay çözünmez.

Alüminyum Stearat: Topaklanma önleyici, renklendirici, emülgatör, kıvam artırıcı. Pek çok işlenmiş gıda ve kozmetik ürününde bulunur. İlaç sanayiinde, jel kapsül üretiminde kullanılır. E numarası E570’tir. Gıda katkısı olduğu halde zehirlilik derecesine dair fazla bilgi yoktur. Sınırlı miktarda kullanıldığı sürece, genel olarak güvenli olduğu kabul edilir. Bununla birlikte, çok çeşitli kaynaklardan vücuda alınabileceği için, alınan toplam dozun yüksek seviyelere ulaşma tehlikesi vardır. Biyobirikimli değildir ve çevre için zararlı olmadığı düşünülmektedir.

Amfoterik Sürfaktan: Bkz. Sürfaktan.

Amilaz: Bkz. Enzim. İnsan vücudu dahil, pek çok canlı tarafından üretilen doğal bir enzimdir. Enzimler, seçici olarak kimyasal tepkimeleri hızlandırırlar. Yani her enzimin etkili olduğu belirli maddeler vardır. Amilaz, nişasta ve şekerlerin parçalanmasını hızlandırır. Biyolojik kökenli oldukları ve görevlerini yaparken kısmen “tükendikleri” (parçalandıkları) için doğada çözünürlükleri yüksektir.

Amonyak (NH3): Azot ve hidrojen atomundan oluşan keskin kokulu bir gaz bileşiği. Eczanelerde bu isimle satılan madde, amonyağın sulu çözeltisi olan amonyum hidroksittir. Boyalarda, parfümlerde, cam, yer ve beyaz eşya temizlik ürünlerinde ve bazı deterjanlarda, plastikte ve gübre yapımında kullanılır. Gözleri, solunum yollarını ve ciğerleri tahriş eder. Baş ağrısı, mide bulantısı ve öksürüğe neden olabilir. Çevreye saldığı nitrojen, balıklar ve bitkiler için zararlıdır. Klorlu ürünlerle (örneğin, çamaşır suyu) karıştırıldığında zehirli gazlar oluşturur.

Antiperspiran: Bkz. Terleme önleyici.

Anyonik Aktif Madde: Bkz. Sürfaktan. Yüksek temizleme özelliğinden ve fazlaca köpürmesinden ötürü en çok çamaşır ve bulaşık deterjanlarında ve şampuanlarda kullanılır. Kumaşlardaki kirleri ve çamaşır yumuşatıcısı kalıntılarını sökmede özellikle etkindir. Etkisi ve suda çözünürlüğü sıcaklıkla artar, sert sudan olumsuz etkilenir. En sık kullanılanları alkilbenzensülfonat, alkil sülfat, alkil etoksilat sülfat ve sabundur.

Aqua: Su. Çoğu formülde distile su kullanılır, çünkü içinde mineral bulunduran normal sular, diğer bileşenlerle tepkimeye girebilir.

Aroma: Bkz. Parfüm.

Asetik asit (etanoik asit): pH düzenleyici, koruyucu, çözücü (solvent), dezenfektan, endüstriyel hammadde. Sirke, kendine has tadını ve kokusunu asetik asite borçludur. Gıda katkısı da dahil olmak üzere, çok yaygın kullanım alanı olan bir maddedir. Avrupa Birliği E Numarası E260’tır. Doğal yollarla, mayalama (fermantasyon) sonucu elde edilebildiği gibi, inorganik kaynaklardan suni olarak da üretilebilir. Doğal asetik asit (sirke), yemeklerde tatlandırıcı ve pH düzenleyici olarak kullanılır. Turşulama yöntemiyle gıdaların uzun süre saklanmasını sağlar. Piyasada asetik asit olarak satılan ürün (beyaz sirke adıyla da anılır) genellikle %5 asetik asit ve su çözeltisidir.

Sanayide çok geniş kullanım alanı vardır. Tahta tutkalı (polivinil asetat), fotoğraf filmi (selüloz asetat) ve PET plastiklerinin üretiminde kullanılır. Evde temizlik ve kişisel bakım maddesi olarak çok faydalıdır. Yüzeylerdeki mikropları öldürür; küfe karşı etkilidir. Çaydanlıklarda biriken kireci çözer ve camları temizler. Bulaşık makinesinde parlatıcı, çamaşır makinesinde yumuşatıcı, şampuandan sonra saç kremi olarak kullanılabilir. Lavabolardaki, küvetlerdeki kireci çözer; pirinç ve bakır gibi metallerdeki kararmayı, lekeleri giderir.

Yoğun asetik asit cildi yakar ve göze kalıcı zarar verir. Solunum yollarını tahriş eder. Ağız yoluyla alınırsa sindirim sistemine ciddi hasar verebilir. Cilt üzerindeki etkilerinden korunmak için nitril eldiven giyilir (lateks eldivenler koruma sağlamaz). Saf asetik asit 39 °C üzerinde tutuşabilir, havayla patlayıcı karışımlar oluşturabilir.

Aşındırıcı: Diş macunlarında ve ev temizlik ürünlerinde, kirleri yüzeylerden aşındırmak suretiyle söken, tanecikli maddelerdir. Diş macunlarında sıklıkla kalsiyum fosfat, alumina, silika hidrat, kalsiyum karbonat ve/veya sodyum bikarbonat kullanılır.

B

Benzen: Renksiz, yanıcı/patlayıcı ve tatlı kokulu bir petrol türevi. İçten yanmalı motor benzininin temel maddesi. Güçlü bir kanserojen olduğu kanıtlanmıştır. Bu nedenle insan vücuduyla temas edecek ürünlerde kullanımı pek çok ülkede yasaktır. Özellikle kemik iliğinin genetik yapısını tahrip ettiği için, kan kanserine yol açar.

Benzisotiazolinon: Antibakteriyel. Temizlik ürünlerinde ve boya, vernik gibi ürünlerde koruyucu olarak kullanılır. Cildi tahriş eder. Bağışıklık sistemi için zararlıdır.

Benzotriazol: Koruyucu, antimikrobiyal. Ekosistemde zehirleyici etkisi olmadığı düşünülmektedir. Biyobirikimli değildir. Ancak hücre düzeyinde mütasyona yol açabilir ve kanser riskini artırır.

Benzil Alkol: Koruyucu, çözücü (solvent), akışkanlık artırıcı, koku maskeleyici. Cilde uygulandığında uyuşturucu etkisi olduğu için, bölgesel ağrı kesici olarak kullanılır. Ağız sağlığı ürünlerinde bulunabilir. Sinir sistemi üzerinde zehirleyici etkisi vardır. Alerjik tepkiye yol açabilir. Ekosistem için zehirli olduğu düşünülmektedir. Laboratuvar hayvanları üzerinde yapılan deneylerde ciltte tahrişe yol açmış, DNA yapısına hasar vererek mütasyon oluşumunu tetiklemiş ve merkezi sinir sistemini etkileyerek davranış değişikliklerine yol açmıştır.

Benzil Salisilat: Parfüm maddesi. Koku maskeleyici. Morötesi (ultraviyole) ışın soğurucu. Az miktarlarda bazı yiyeceklere de eklenir. Alerji ve kontakt dermatitle ilişkilendirilmiştir. Bağışıklık ve endokrin sistemine zarar verebilir. Biyobirikimli veya doğada kalıcı olduğuna dair bulgu yoktur ancak ekosistem için zehirli olduğu düşünülmektedir.

Bisfenol A: Östrojen hormonunu taklit eden bir endokrin bozucudur. Polikarbonat plastikleri sertleştirmede ve epoksi reçinesi yapımında kullanılır. 3 ve 7 numaralı plastikler (bunlara biberonlar, plastik su şişeleri ve PVC ürünler dahildir), ısının, asitlerin ve kullanılan kuvvetli deterjanların da etkisiyle BPA sızdırabilir. Ne yazık ki plastiklerin BPA içerdiğini belirtmek zorunlu değildir. BPA’nın yaygın kullanıldığı diğer alanlar, kasa fişleri ve konserve ve içecek tenekelerinin iç yüzeyleridir. İlk kez 2010’da Kanada Çevre Bakanlığı tarafından “zehirli” kabul edilmiştir. Haziran 2011’den beri Türkiye’de biberonlarda ve diğer bebek ürünlerinde kullanımı yasaktır. Akciğerleri tahriş eder. Kanser riskini artırdığı düşünülmektedir. Karaciğer ve kalp rahatsızlıklarıyla ilişkilendirilmiştir. Gebe kadınların çoğunun vücudunda bulunmuştur. Fetüslerin ve yenidoğan bebeklerin BPA’nın etkilerine karşı daha duyarlı olduğu; üreme organı ve beyin gelişimlerinin ve sonraki davranışlarının BPA’dan etkilendiği tahmin edilmektedir.

Bismut: Duyu organları ve böbrekler için zehirli olduğuna dair bulgular vardır. Deri yoluyla vücuda girebilen nano-tanecik içerme olasılığı yüksektir. Japonya’da kozmetiklerde kullanımı yasaklanmıştır.

Boraks: Beyaz, toz halinde bir mineraldir. Borik asit, sodyum borat, sodyum tetraborat ve disodyum tetraborat gibi isimlerle de anılır. Bunların içinde boron denen bir madde bulunur. Pestisit (böcek, mantar ve ot öldürür) olduğu için, doğal bir koruyucudur. Fazla aşındırıcı olmayan bir temizleyici, koku giderici ve leke çıkarıcıdır. Suyu yumuşatır. Porseleni çizmeden temizler. Temizlik ve kişisel bakım ürünlerinde, bazı pişik kremlerinde ve Play Doh gibi çocuklara yönelik macunumsu ürünlerin içinde karşımıza çıkabilir. Losyonlara kıvam verir; emülsifiye edicidir; tahriş olan cildi yatıştırır. Çamaşır makinelerine ve tesisata zarar vermez. Gözleri ve solunum yollarını tahriş edebilir. Çok yüksek dozlarda zehirlidir. Borik asit üreten fabrikalarda çalışan erkeklerin sperm sayısında düşüş gözlenmiş; düzenli olarak yüksek dozda boraks veya borik asite maruz kalan erkek fare ve köpeklerde testis atrofisi görülmüştür. Yine çok yüksek dozda boraksın plasentadan geçerek fetüsün kemik gelişimini ve doğum ağırlığını olumsuz etkilediği bulunmuştur. Ev yapımı tariflerde kullanılan boraks miktarı bu sınırların çok altında olsa da, Avrupa ve Kanada’da, 3 yaşın altındaki çocuklara yönelik cilt bakım ürünlerinde kullanımı kısıtlanmıştır.

Boya: Temizlik ve kozmetik ürünlerine katılan, çoğu sentetik pigmentlerdir. Cl (color‘ın kısaltması) harflerini takip eden beş rakamdan oluşan bu kodların her biri ayrı bir rengi temsil eder.

BPA: Bkz. Bisfenol A.

Bütilfenil Metilpropional: Lilial adıyla da bilinen sentetik parfüm maddesi, koku maskeleyici. İnsanlarda bağışıklık sistemine hasar verdiği ve biyobirikimli olduğu düşünülmektedir. Ayrıca hormonal bozukluklara yol açtığına dair bulgular vardır. Alerji ve kontakt dermatitle ilişkilendirilmiştir. Ekosistem için zehirli olmadığı düşünülmektedir. Laboratuvar hayvanlarıyla yapılan deneylerde solunum sistemini ve üreme organlarını olumsuz etkilemiştir.

Bütil Glikol: Organik esaslı çözücü (solvent). Sabun tortusu (kalsiyum stearat), mürekkep, gres ve yağ gibi çok çeşitli maddeyi çözebildiği için cam temizleyicilerde kullanılır. Düşük dozlarda zehirleyici etkisi yoktur, ancak daha yüksek dozlarda (70 kg.’lık bir kişi için kabaca 100 ml.) şiddetli baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, ishal, uyku hali, koma ve ölüme yol açabilir. Merkezi sinir sistemini baskılar. Cilt ve duyu organları için tahriş edicidir. Laboratuvar hayvanlarında kanserojen etkisi olabileceği saptanmıştır, ancak insanlardaki kanserojen etkisi bilinmemektedir. Biyobirikimli değildir. Doğada hızla çözündüğünden çevre için görece zararsızdır.

C

Carrageenan: Bkz. Karragenan.

Coumarin: Bkz. Kumarin.

Cellulose Gum: Bkz. Selüloz sakızı.

Cl xxxxx: Cl (color‘ın kısaltması) harflerini takip eden beş rakamdan oluşan kodlar, kozmetik ürünlere katılan, çoğu sentetik pigmentleri ifade eder. Her kod ayrı bir rengi temsil eder.

Ç

Çamaşır Sodası: Bkz. Sodyum Karbonat.

Çamaşır Suyu: Bkz. Sodyum Hipoklorit. Klor bazlı ağartıcı.

Çinko Oksit: Hacim artırıcı, renlendirici, cilt koruyucu, morötesi ışın yansıtıcı (güneş kremi temel bileşeni). Son derece yaygın bir endüstriyel, tıbbi ve kozmetik hammaddedir. Vücudun ihtiyaç duyduğu bir mineral olduğundan, bazı gıdalara besin öğesi olarak eklenir. Kauçuk üretiminde, çimento ve boya sanayileride, sigara izmaritlerinde ve çeşitli yüzeylerin kaplanmasında kullanılır. Bazı yapıştırıcılarda, pillerde ve seramiklerde de bulunabilir. Ecza ürünü olarak Hindistan’da M.Ö. 5. yüzyıldan bu yana kullanılmaktadır. Antiseptik özelliği vardır. Hasar görmüş cildi onarır. Bu nedenle pişik kremlerinde, talk pudrasında, kepeği önleyen şampuanlarda ve antiseptik kremlerde bulunabilir.

Çinko oksit ağız yoluyla bile alındığında zehirli değil. Daha doğrusu zehirli olabilmesi için aşırı derecede yüksek miktarlarda tüketmek gerekli. Maddenin LD50 seviyesi 7.95 gr/kg. Yani 70 kg. ağırlığındaki bir kişi için zehirleyici etkisi 500 gr.ın üstünde başlıyor. Sofra tuzu bile, çinko oksite kıyasla daha “zehirli” (LD50 3.30 gr/kg.)

Bununla birlikte, spreylerde ve kremlerde kullanılması durumunda dikkat edilecek bazı konular var: Spreylerde kullanılması durumunda solunum yoluyla vücuda daha rahat girer. Bu haliyle mutedil dozlarda dahi zehirleyici olabilir. Cilde uygulanan çinko oksitin de  nano-tanecik içermemesi gerekir, çünkü bunlar deriden geçip kana karışabiliyor.
Nano-tanecik sınırı 100 nanometre olarak belirlenmiş. Aldığınız çinko oksitte “nano-tanecik içermez” ibaresinin olduğuna emin olun.

Zehirli olmamasına karşın hayvanlar üzerinde yapılan bazı deneyler, düşük dozlarda dahi alerjik tepkiye yol açabileceğini gösterir. Biyobirikimlidir. Doğada kolay çözünmez.

D

Demir Oksit: Iron oxide, ferrous oxide, ferric oxide, magnetite, Pigment Black 11 ve Cl 77499 gibi isimlerle de bilinir. Rimele siyah rengini veren boyar madde budur. Solunum sistemi için zehirli olduğuna dair bulgular vardır. Ancak en önemli kaygı, biyobirikimli olmasıdır.

Deodoran: Bkz. Koku giderici.

Deterjan: Bkz. Sürfaktan. Sabun olmayan sürfaktanlardır. Petrokimyasal tabanlı, sürdürülebilir olmayan, sentetik ürünlerdir. Petrol endüstrisinin atıklarından üretilir. Genellikle alkilbenzensülfonatların da dahil olduğu, mekanik yıkamaya yardımcı kimyasal bileşen karışımlarıdır. 1. Dünya Savaşı sırasında, sabun yapacak hammaddelerdeki kıtlık sonucu sentetik sürfaktanlar kullanılmaya başlamıştır. 1900’lerde deterjanlara ayrıca enzimler eklenmeye başlamıştır. İçlerindeki maddelerin tümünü etiketlerinde belirtmek zorunlu değildir. Genellikle %50’si, suyun içindeki kalsiyum ve magnezyum iyonlarını etkisiz hale getirerek sürfaktanları daha etkinleştiren deterjan geliştirici/yumuşatıcı (sodyum karbonat, sabun, zeolit, sodyum trifosfat), %15’i sürfaktan, %7’si ağartıcı (sodyum perborat, sodyum hipoklorit, peroksitler), %2’si enzimdir. Ayrıca deterjanın görünüşünü, köpürme özelliğini, akışkanlığını etkileyen başka maddeler; kokusunu belirleyen parfümler; çamaşırların renklerini koruyan kimyasallar ve daha temiz görünmelerini sağlayan optik ağartıcılar içerirler. Deterjanların biyolojik çözünürlükleri eskisine göre daha yüksektir. Ancak içlerindeki yüksek fosfat oranı, su sistemlerinde bazı canlıların hızla artmasına (örneğin, fitoplanktonlar) ve sudaki oksijenin azalmasına neden olur. Bu da balıkları ve başka canlıları olumsuz etkileyerek biyoçeşitliliği azaltır. Ciltte hassasiyete neden olurlar. Nonilfenol, alkilbenzensülfonat ve dietanolamin gibi sürfaktanların biyoçözünürlüğü azdır.

Diazolidinyl Urea: Bkz. Formaldehit salan koruyucu.

Dibütil Ftalat (DBP): Bkz. Ftalat. Genellikle tırnak cilalarında, bazense şampuanda bulunur. Tırnak cilalarının kolayca dökülmemesini sağlar. Kansere yol açtığı bilinen bir maddedir. Testis kanseriyle ve küçük çocuklarda üreme organı anormallikleriyle ilişkilendirilmiştir. Buharı, gözler ve mukus zarları için tahriş edicidir.

Dietil Ftalat (DEP): Bkz. Ftalat.

Dimetil Benzen: Ksilen. Naftanın içindeki maddelerden biridir. Çözücü (solvent) ve koku maskeleyicidir. Sinir sistemi üzerinde zehirleyici etkisi vardır. Kanserojen olduğu ve üreme sistemini olumsuz etkilediğine dair bulgular vardır. Buharı, nefes borusu ve duyu organlarını tahriş eder. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 7’dir (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Dimetil-Dimetil (DMDM) Hydantoin: Bkz. Formaldehit salan koruyucu.

Dioksin: Kimyasal yapıları ve zarar mekanizmaları birbirine benzeyen bir zehirli kimyasal ailesinin genel adıdır. Yüksek derecede kanserojen olduğu bilinmektedir. Fetüs gelişimini olumsuz etkiler. Endokrin sistemini bozar; cilt ve solunum yollarını tahriş eder. İnsanlarda ve hayvanlarda biyobirikimlidir. Triklozan, musluk suyundaki klorla birleştikten sonra, UV ışınlarının etkisiyle dioksine dönüşür.

Disodyum Kokoamfodiasetat: Amfoterik sürfaktandır. Hindistancevizi yağından elde edildiği için hidistancevizi asiti olarak da bilinir. Görece zararsız bir kimyasaldır. Sadece çok yüksek dozlarda zehirli etki gösterir. Ancak duyu organlarını, cildi ve solunum yollarını tahriş edebilir. Biyoçözünürlüğünün düşük olduğunu gösteren araştırmalar vardır. Atık su arıtma tesislerinde bulunan bakteriler için zehirlidir, dolayısıyla kanalizasyon sistemine karışması sakıncalıdır.

E

EDTA (Etilen Diamin Tetra Asetat): Şelatlaştırıcı, koruyucu, kıvam artırıcı. Serbest metal iyonlarına kenetlenerek, formüllerin bulaşıma (kontaminasyon) uğramasını önler. Kireçli sudaki mineralleri azaltarak deterjanların daha fazla köpürmesini sağlar. Doğada kolay kolay yok olmaz ve ağır metalleri eriterek suya karışmalarına neden olur.

Enzim: Kimyasal tepkimeleri katalize eden, hızlandıran proteinlerdir. Farklı leke türleri farklı enzimler gerektirir (proteinler için proteaz, yağlar için lipaz, karbonhidratlar için amilaz). Bu enzim türleri, sindirime yardımcı olmak için tükürüğün içinde de bulunur. Çamaşır deterjanlarında, çamaşır yumuşatıcılarda, leke çıkarıcılarda ve bulaşık makinesi deterjanlarında rastlanabilir. Yalnızca sürfaktan tabanlı deterjanların aksine, daha düşük dereceli suda da etkili olduklarından enerji tasarrufu sağlarlar. Çamaşır deterjanlarının yaklaşık %2’si enzimdir. Enzim eklenmiş deterjanlara “biyolojik deterjan” denir. Kumaşların üzerindeki inatçı protein, yağ ve karbonhidrat lekelerini parçalarlar. Enzimlerin çoğu, fiziksel olarak aşındırıcı zerreciklerden oluşur. Eğer bulaşıkların üzerinde “tutunacak” gıda artığı bulamazlarsa, bulaşık makinesi suyuyla birlikte bardak ve çanakların üzerine büyük bir hızla püskürtülerek cam yüzeyleri aşındırırlar. Bulaşıkları makineye yerleştirmeden önce iyice fırçalayanlardansanız, zaman içinde bardaklarınız kumlanmış cam gibi “buğulu” bir görünüme bürünebilir. Bu durum temizleyerek giderilemez. Enzimler, biyolojik kökenli oldukları ve görevlerini yaparken kısmen “tükendikleri” (parçalandıkları) için biyoçözünürlükleri fosfatlara ve sürfaktanlara oranla çok yüksektir. Bazı hassas bünyelerde alerjik tepkilere yol açabilirler.

Etanolamin: pH düzenleyici, bağlayıcı ve yenim (korozyon) önleyici. Kolamin, glisinol, olamin, etanolamie, 2-aminoetanol, 2-hidroksietilamin, beta-etanolamin ve beta-hidroksietilamin gibi isimlerle de bilinir.  Deterjanlarda, araba yıkama şampuanlarında, genel yağ gidericilerde, tarım kimyasallarında, yapıştırıcı ve fotoğraf banyosu imalatında kullanılır. Zehirli ve yakıcı bir kimyasaldır. Ciltle temas etmesi halinde kimyasal yanığa; gözlerde kimyasal konjonktivit ve kornea yanıklarına yol açar. Buharının solunması öksürük, nefes darlığı ve boğaz yanmasına; yutulması ise karın ağrısı ve sindirim sistemi yanıklarına yol açar. Yanıcıdır. Çevresel zehir olduğundan şüphelenilmektedir. Deniz ve su canlıları için zararlıdır. Ayrıca, sülfatlı sürfaktanlarla (sodyum lauril sülfat, sodyum lauril eter sülfat ve benzerleri) birleşmesi durumunda, son derece kanserojen bir madde grubu olan nitrozaminler ortaya çıkar.

Etil Alkol: Çözücü (solvent), dezenfektan, koruyucu, endüstriyel hammadde. İçki alkolü olarak da bilinir. Yağlar da dahil olmak üzere pek çok kimyasal için çözücüdür. Dezenfektan etkisi ve nispeten düşük zehirliliği nedeniyle tıpta yaygın olarak kullanılır. Benzinli motorlarda benzine alternatif olarak kullanılabilir. İnsanlarda merkezi sinir sistemini baskılar. Zehirlenme belirtileri, cilde kan gitmesi, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, uyuşukluk ve komadır. Vücuda, cilt, solunum ve sindirim sistemi yoluyla girebilir. Son derece yanıcıdır. Buharı havadan yoğun olduğu için çukur yerlerde birikir ve patlayıcı bir alkol-hava karışımı oluşturabilir.

Etil Benzen: Naftanın içinde bulunabilen maddelerdendir. Parfüm üretiminde kullanılır. Stroporun hammaddesidir. Kanserojen olduğuna dair bulgular vardır. Göz ve solunum yollarını tahriş eder. Hormon dengesini bozduğundan şüphelenilmektedir. Çevre için zararlı ya da biyobirikimli olduğuna dair bir bulgu yoktur. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 6’dır (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Etilen Glikol Monoheksil Eter: Çözücü (solvent) ve sürfaktan. Yağ ve kir kalıntılarını çok iyi çözer ve parçalar; böylece tekrar cam yüzeyine yapışmalarını engeller. İnsanlar için orta şiddette bir zehirdir. 150 ml. ve üzeri dozlarda öldürücü etkisi olabilir. Merkezi sinir sistemi, böbrekler ve üreme organları üzerinde zehirleyici etkileri vardır. Ağız yoluyla alınırsa sindirim sistemini tahriş eder. Solunum yoluyla alındığında akciğerleri ve solunum yollarını tahriş edebilir; astım benzeri belirtilere yol açabilir. Cildi tahriş eder; bazı kişilerde alerjik tepkilere yol açabilir. Gözle temas etmesi durumunda korneayı tahrip eder. Laboratuvar hayvanlarında mütasyon ve tümörlere neden olur, ancak insanlardaki kanserojen etkisi bilinmemektedir. Biyobirikimli değildir. Doğada hızla çözündüğünden çevre için görece zararsızdır.

Etoksillenmiş Alkol: Çok iyi bir yağ temizleyicidir. Seyreltilmemiş halde gözleri tahriş eder. Yüksek dozlarda zehirleyici etkisi vardır. Biyobirikimli ya da kanserojen olduğuna dair bulgu yoktur. Bazı etoksillenmiş alkoller doğada çözündüklerinde zehirli kimyasallara dönüşürler. Bunların arasında nonilfenol bulunur. Etoksillenmiş alkollerin çoğu, üretim sırasında açığa çıkan 1,4-dioksan kalıntılarını barındırırlar. Bu kimyasal cilt yoluyla emilir. Hayvanlarda kansere yol açtığı bilinmektedir. İnsanlar için de kanserojen olduğu (özellikle meme kanserine yol açtığı); böbrekleri, solunum ve sinir sistemini zehirlediği tahmin edilmektedir.

Eugenol: Bkz. Öjenol.

F

Fenoksi etanol: Koruyucu; koku maskeleyici; koku maddesi. Cilt ve bağışıklık sistemi için zehirli olabilir; alerjendir. Japonya’da kozmetiklerde kullanımı kısıtlıdır.

Fluorid: Bkz. Sodyum Fluorid. Diş macunlarında, dişleri aside karşı dirençli hale getirerek çürükleri engellemeye yardımcı olan maddedir. Kas, kemik ve sinir sistemi için zehirli olduğu ve kanserle ilişkili olduğu düşünülmektedir. Etiketlerde sodyum monofluorofosfat, stannous (kalay) fluorid veya sodyum fluorid adıyla geçebilir.

Formaldehit ve Formaldehit Salan Koruyucular: Pek çok su bazlı kişisel bakım ürününde bakteri üremesini önlemek için kullanılır. Tırnak cilalarında, tırnak ve kirpik yapıştırıcılarda; şampuan ve duş jellerinde, saç jölelerinde, saç boyalarında ve saç düzleştirici ürünlerde; göz farı, maskara, fondöten, allık gibi makyaj malzemelerinde bulunur. Formaldehit salan koruyucular, ürün etiketlerinde “formaldehit” olarak listelenmez. Quaternium-15, dimetil-dimetil (DMDM) hydantoin, diazolidinyl urea, imidazolidinyl urea, sodium hydroxymethylglycinate, methenamine ve 2-bromo-2-nitropropane-1,3-diol (bronopol) gibi isimlerle yazılır. Avrupa ve Kanada’da kişisel bakım ürünlerinde kullanımı sınırlandırılmış; Japonya ve İsveç’teyse yasaklanmıştır. Ürünlerin yaşam süreleri boyunca yavaş yavaş formeldehit salmaya devam eder ve birikim sonucu formaldehit hassasiyetine yol açabilirler. Vücuda deri ve solunum yoluyla girer. Ciltte alerjik tepkilerle ve kanserle (özellikle lösemi) ilişkilendirilmiştir.

Fosfat: Kireçli suyu yumuşatmak ve deterjanların temizleme gücünü artırmak için deterjanlarda kullanılır. Zehirli değildir; bazı gıda maddelerinde de (özellikle gazlı içeceklerde) kullanılır. Ancak ekosistemler için doğal bir besindir; dolayısıyla, atık sular yoluyla göllere, denizlere karıştığında bazı organizmaların istenmeyen oranda çoğalmasına neden olur. Bu da ekosistemin dengesini bozarak bazı türlerin yok olmasına yol açar. Bu kaygılardan ötürü yerini kısmen de olsa zeolite bırakmıştır. Memelilerde erken yaşlanmaya yol açtığını gösteren çalışmalar vardır.

Fosfonat: Metal iyonlarına tutunan kenetleyici (şelatlaştırıcı) ajanlardır. Çamaşır deterjanlarında, peroksiti etkisiz hale getiren metallere yapışarak, peroksit bazlı ağartıcıları stabilize ederler. Sualtı organizmaları için fazla zehirli değildir; ancak biyolojik hücrelerdeki fosfat alımının üç kaynağından biridir (diğer ikisi, inorganik fosfat ve organofosfattır). Doğada bakteriler tarafından çözünür; fakat bakterilerin evrimleşip fosfonatı besin olarak metabolize etmeye başlamasıyla biyoçözünürlüğü azalmıştır. NTMP, EDTMP (Etilenediamin tetra) ve DTPMP (dietilenetriamin penta) gibi bileşiklerde görülebilir.

Ftalat: Bahçe mobilyaları, hortumları, oyuncaklar, kap-kacak, duş perdeleri, bazı yağmurluklar, yer ve duvar kaplama malzemeleri ve doğrama gibi PVC (vinil) plastiklerde, kişisel bakım ürünleri ve oda kokularındaki sentetik parfümlerde ve vernik/boya/tırnak cilası gibi solventli ürünlerde kullanılır. Esnekliklerini artırmak için plastiklere eklenir. Endokrin sistemini bozar ve meme kanseri ve doğum kusurlarıyla ilişkilendirilmiştir. Erkek bebeklerde üreme organlarında bozukluklara, yetişkin erkeklerdeyse sperm yoğunluğunda ve hareketliliğinde düşüşe yol açtığı kanıtlanmıştır. Astım ve alerjilerle de ilişkilidir. Dibütil ftalat (DBP), dietil ftalat (DEP) gibi türleri vardır.

G

Geraniol: Koku maskeleyici, cilt toniği. İnsanlarda bağışıklık sistemini tahrip ettiği düşünülmektedir. Ekosistem için zehirli olduğu yönünde bulgular vardır. Fare ve sıçanlarla yapılan deneylerde, hayvanın koku duyusunda bozulmalara yol açmış, böbreklere zarar vermiş ve karaciğer ağırlığında değişikliklere neden olmuştur. Tavşanlarla yapılan deneylerde cilt için yüksek derecede tahriş edici olduğu saptanmıştır.  Biyobirikimli olmadığı ve doğadaki kalıcılığının düşük olduğu tahmin edilmektedir.

Gliserin: Bkz. Gliserol.

Gliserol: Kıvamlı, berrak, tatlı bir alkol bileşeni. Suda çözünür. Sabun ve biyodizel yapımının yan ürünüdür. Petrol yan ürünü olan propilenden üretilen sentetik biçimi de vardır. Bu nedenle bitkisel yağlardan üretilen gliserini satın almaya dikkat etmek gerekir. Şeffaf sabun yapımında yumuşatıcı, nem tutucu ve solvent olarak kullanılır. Nemlendiricilerde, yüz ve vücut temizlik ürünlerinde, yaşlanma karşıtı ürünlerde, diş macunlarında kullanılır. Cildi temizler, diş etlerini yatıştırır. Ev yapımı ürünlerde nem tutucu, tatlandırıcı ve koruyucu (bakterileri kurutucu) özelliğinden faydalanılır. Gıda seköründe numarası E422 veya E1520’dir.

Glusitol: Bkz. Sorbitol.

H

Heksil Sinnamal: Parfüm maddesi. Papatya yağında bulunduğu gibi, sentetik olarak da üretilir. Alerjik tepkilerle ilişkilendirilmiştir. İnsanlarda bağışıklık sistemine hasar verdiği düşünülmektedir. Biyobirikimli veya doğada kalıcı olduğuna dair bulgu yoktur. Ekosistem için zehirli olmadığı düşünülmektedir. Laboratuvar hayvanları üzerinde yapılan deneylerde solunum sistemini baskılamış ve yeterli dozda ölüme yol açmıştır. Tavşanlarla yapılan deneylerde cildi tahriş ettiği görülmüştür.

Heptan: Çözücü (solvent) ve kıvam artırıcı. Zararlarına ilişkin araştırma miktarı kısıtlıdır, ancak duyu organlarını tahriş ettiğine dair bulgular kesindir. Çevre için hafif zararlıdır. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 2’dir (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Hidrojen Peroksit: Bkz. Ağartıcı, Oksijen Bazlı Ağartıcı. Oksijenli su adıyla bilinir. Sıvı haldedir. Çevre dostudur. Ancak etkili olabilmesi için yüksek ısı (yaklaşık 50 derece) gerekir.

Hidroksi İsoheksil 3-Sikloheksen Karboksaldehit: Sentetik bir parfüm. Ticari adı “Lyral”dir. Alerjilere yol açtığı ve cildi tahriş ettiği saptanmıştır.  Ekosistem için zehirli olmadığı düşünülmektedir.

Hydrated Silica: Bkz. Silika hidrat.

İ

İmidazolidinyl Urea: Bkz. Formaldehit salan koruyucu.

İzopropil Alkol: Çözücü (solvent), dezenfektan, koruyucu, endüstriyel hammadde. İzopropil alkol, yağlar da dahil olmak üzere pek çok kimyasal için çözücüdür. Dezenfektan etkileri ve nispeten düşük zehirliliği yüzünden tıpta yaygın olarak kullanılır. Motor yakıtlarındaki suyu “kuruttuğu” için yakıt katkı maddesi olarak kullanılır. Biyoloji laboratuvarlarında, doku örneklerinin korunması ve DNA örneklerinin alınmasında kullanılır. İnsan vücudu için zehirlidir. Merkezi sinir sistemini baskılar. İzopropil alkol zehirlenmesi, etil alkol (içki alkolü) zehirlenmesine benzer belirtiler doğurur: Cilde kan gitmesi, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, uyuşukluk ve koma. Vücuda cilt, solunum ve sindirim sistemi yoluyla girebilir. Saf izopropil alkol cildi tahriş eder. Bu yüzden piyasada genellikle %70’lik çözelti olarak bulunur. Bu haliyle bile uzun süreli temasta cildi kurutabilir. Son derece yanıcıdır. Buharı havadan yoğun olduğu için çukur yerlerde birikir ve patlayıcı bir alkol-hava karışımı oluşturabilir. Biyobirikimli değildir. Doğada kolay çözünür, bu nedenle çevre için görece zararsızdır.

K

Kalsiyum Karbonat: Aşındırıcı bir inorganik tuzdur. Kayalardan (mermer, traverten, kireçtaşı gibi) ve kabuklu deniz canlılarının kabuklarından elde edilir. İnsan ve çevre sağlığı açısından güvenlidir. Gıda (E 170), ilaç ve kozmetik sektöründe; diş macunlarında, fondöten, yüz pudrası, göz kalemi gibi ürünlerde, kalsiyum tabletlerinde rastlanabilir. Klasik tebeşirlerin ana maddesidir.

Kalsiyum Stearat: Yağlayıcı, emülsiyon dengeleyici, renklendirici, topaklanma ve köpürme önleyici, kıvam artırıcı. Gıda katkısı da dahil olmak üzere, çok yaygın kullanım alanı olan bir maddedir. Avrupa Birliği E Numarası E470’tir. Draje şekerlerin yüzeyini parlaklaştırmak ve gıda maddelerinin akışkanlığını düzenlemek için kullanılır. Kumaşlara uygulandığında, kumaşın su emiciliğini azaltır. Kalem ve pastel boyalara kayganlık vermesi için eklenir. Bunun dışında, çimento karışımlarının köpürmesini engellemekten tutun, kâğıt yüzeylerinin parlaklaştırılmasına kadar çok çeşitli işlevleri vardır.

Sert suda sabunla yıkama yapan herkes, istemeden kalsiyum stearat üretmiştir. Çünkü sabun, sert sudaki kalsiyumla tepkimeye girince bu madde oluşur. Kalsiyum stearat suda çözülmediği için bulaşıkların üzerinde mat bir tortu bırakır veya bulaşık makinesinin filtresini tıkar. Çamaşır yıkamada kullanıldığında, giysilerin üzerinde birikerek zaman içinde renklerin soluklaşmasına veya beyazların grileşmesine yol açar. Saçımızı sabunla yıkadığımızda, saç telleri üzerinde bir tabaka oluşturarak saçları matlaştırır.

Karbonat: Bkz. Sodyum bikarbonat.

Karragenan: Kırmızı deniz yosunlarından elde edilen, jelimsi bir polisakkarittir (selüloz). Gıda ve kozmetik sektöründe kıvam artırıcı, bulanıklık giderici ve stabilizatör olarak kullanılır. Gıda sektöründe numarası E407’dir. Hayvansal jelatine bir alternatiftir. Diş macunlarında, diş beyazlatıcı ürünlerde, nemlendiricilerde, yaşlanma karşıtı ürünlerde rastlanabilir. Organ sistemi için orta derecede zehirlidir.

Katyonik Aktif Madde: Bkz. Sürfaktan. Üç temel kullanım alanı vardır. Çamaşır yumuşatıcılarında, çamaşırı yumuşatan aktif madde olarak kullanılır. Pozitif yüklü iyonları olduğu için, kumaşların çoğunun üzerinde oluşan negatif yüklü bölgelere doğru çekilir. Bu bölgelere tutunarak, kumaşa daha yumuşak bir his verir. Çamaşır deterjanlarında, anyonik aktif maddelerle birlikte kullanılır. Burada, leke çıkartma özelliği olan anyonik aktif madde moleküllerinden, su-leke arayüzüne daha fazla miktarda sığmasını sağlar. Böylece deterjanın leke çıkarma kabiliyetini artırır. Üçüncü kullanım alanı olan yüzey ve tuvalet temizleyicilerindeyse, temizleyicinin mikrop öldürücü etkisini artırır. Sert sudan olumsuz etkilenir. En sık kullanılanları esterkuat (esterquat) ve monoalkil kuaterner bileşenlerdir.

Kıvamlandırıcı: Gıda ve kozmetik sektöründe, ürünlerin kıvamını artırmak için kullanılan maddelerdir. Karragenan, selüloz sakızı, ksantan sakızı bunlardan bazılarıdır.

Klor Bazlı Ağartıcı: Bkz. Sodyum hipoklorit, klorin. Çamaşır suyu, klor bazlı bir ağartıcıdır.

Klorin: Klor türevi oksitleyici ajan. Bu özelliği nedeniyle ağartma ve dezenfekte etmede kullanılır. Havuzlarda hijyen, klorin bileşenleriyle sağlanır. Çamaşır suyu, fayans temizleyici, toz temizleyici ve küf giderici gibi ürünlerde bulunur. Amonyakla beraber kullanıldığında öldürücü gazlar çıkarır.

Kloroform: Bazı deniz yosunları tarafından doğal olarak üretilir. Klorinin metanla karıştırılıp ısıtılması sonucu da elde edilebilir. Evde, çamaşır suyuyla aseton, izopropil alkol veya etanolün karıştırılması da kloroform üretir. Sinir, solunum, üreme sistemi ve böbrekler için zehirlidir. Fetüs gelişimi için zararlıdır. İnsanlarda ve hayvanlarda biyobirikimlidir. Tahriş edici ve orta derecede kanserojendir. Triklozan, musluk suyundaki klorla birleştikten sonra, UV ışınlarının etkisiyle kloroforma dönüşür.

Ksilen: Bkz. Dimetil Benzen.

Koku Giderici (Deodoran) ve Maskeleyiciler: Ter kokusu gibi vücut kokularını bastırırlar. Bu kimyasalların çoğu, insanlarda bağışıklık sistemini olumsuz etkiler. Bazıları böbrek, karaciğer ve duyu organlarında hasara yol açar. Bazıları hassas kişilerde alerjik tepkiye yol açar ve mütasyonlara neden olabilir. Çoğu ekosistem için zehirlidir. Yaygın olarak kullanılan koku giderici ve maskeleyicilerin arasında linalol, etil heksil gliserin, alfa-isometil iyonon, benzil salisilat ve heksil sinamal gibi maddeler bulunur.

Koruyucu: Bkz. Paraben, Formaldehit, Triklozan, Gliserin, Sodyum Benzoat, Benzil Alkol.

Ksantan Sakızı: Fermentasyon yöntemiyle elde edilen bir polisakkariddir. Nemlendirici kremlerde, yaşlanma karşıtı ürünlerde ve gıda sektöründe, bağlayıcı, kıvam artırıcı, jelleştirici olarak kullanılır. Mısır, buğday, soya, süt ürünleri gibi yaygın alerjenlerden elde edildiği için aşırı hassas kişilerde alerjiye yol açabilse de genel olarak zararsızdır.

Ksilitol: Çeşitli meyve ve sebzelerin liflerinden elde edilen bir şeker alkolüdür. Besin enerjisi, şekere göre yaklaşık %40 daha azdır. Sakızlarda, diş macunlarında, ağız bakım ürünlerinde, nemlendirici kremlerde ve yaşlanma karşıtı ürünlerde rastlanabilir. Nem tutucu ve tatlandırıcı olarak kullanılır. Dişleri çürüklere karşı korumak gibi fazladan bir özelliği de vardır. Fazla tüketildiğinde bağırsaklarda gevşetici etki yapsa da genel olarak zararsızdır.

Kuaterner (Dördüncül) Amonyum Bileşikleri: Dezenfektan, sürfaktan, çamaşır yumuşatıcısı, statik elektriklenme engelleyici, spermisit (sperm öldürücü). Pek çok antibakteriyel ve dezenfektan üründe bulunur. Bu amaçla kullanılan türleri arasında, benzalkonyum klorür, benzetonyum klorür, metil benzetonyum klorür, setalkonyum klorür, setalpiridinyum klorür, setrimonyum, setrimit, dofanyum klorür, tetra etil amonyum bromür, didesiloli metil amonyum klorür ve domifen bromür bulunur. Mantarlar, amipler ve bazı virüsler üzerinde de etkilidir. Tahriş edici kimyasallardır. Cilt, solunum sistemi ve sindirim sistemi üzerinde tahriş edici etkisi
vardır. Ağız yoluyla alındığında, alınan doza bağlı olarak mide bulantısı, kusma, tansiyon düşüklüğü, havale, koma ve ölüme yol açabilir. Bazı türlerin iskelet kasları üzerinde felç edici etkisi vardır. Bu etki tıbbi olarak kullanılmalarını sağlar (ameliyat edilen hastalara, sedatif ilaçlarla birlikte verilirler). Pek çok kuaterner amonyum bileşiği alerjik tepkilere yol açar. Bunlardan biri olan quaternium-15, ellerde görülen alerjik döküntülerin bir numaralı nedenidir. Bu bileşikler çevreye yayıldıklarında zararlı etkileri devam eder. Bazıları, bitkilerin büyümesini yavaşlatır. Özellikle klormekuat klorür tarafından etkilenen bitkilerin boyları daha kısa, yapraklarıysa daha ufak ve koyu yeşil renkli olur.

Kumarin: Bazı bitkilerde bulunan, sentetik olarak da üretilen parfüm maddesi. Yeni kesilmiş ot gibi kokar. Aroma olarak pipo tütününe ve bazı alkollü içeceklere de eklenir. Alerji ve kontakt dermatitle ilişkilendirilmiştir. Bağışıklık sistemine zararlıdır. Karaciğer ve böbrekler için hafif derecede zehirlidir; ancak fare ve diğer kemirgenlerde metabolize oldukça kuvvetli bir zehire dönüşür. Düşük derecede kanserojen olabilir.

Kükürt: Bkz. Sülfür.

L

Lanolin: Emülgatör, saç ve deri yumuşatıcı/nemlendirici. Koyunlar tarafından yünlerini kuru tutmak için salgılanan bir yağ. Gündelik vücut kreminden tutun da, emziren annelerin kullandığı meme ucu kremine kadar pek çok kozmetik ürünün içinde bulunur. Bazı bünyelerde alerjik tepkiye yol açabilir. Biyobirikimli veya doğada kalıcı değildir. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 4’tür (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Lilial: Bkz. Bütilfenil Metilpropional.

Limonen: Turunçgillerin kabuğundan elde edilen bir parfüm maddesi ve çözücüdür (solvent). Güneş ışığı ve havayla temas ettikçe ayrışarak cildi ve solunum yollarını tahriş eder. Bağışıklık sistemi, hayvanlar ve doğa için hafif derecede zehirlidir.

Linalol: Koku giderici (deodoran) ve maskeleyici. İnsanlarda bağışıklık sistemini tahrip ettiği düşünülmektedir. Sıçanlarla yapılan deneylerde, merkezi sinir sistemini etkilemiş, kas hareketlerini yavaşlatmış veya yok etmiş; yüksek dozdaysa ölümlerine yol açmıştır. Tavşanlarla yapılan deneylerdeyse, gözü tahriş ettiği tespit edilmiştir. Mütasyona yol açabilir. Biyobirikimli veya doğada kalıcı olduğuna dair bulgu yoktur. Ekosistem için zehirli olmadığı düşünülmektedir.

Lyral: Bkz. Hidroksi İsoheksil 3-Sikloheksen Karboksaldehit

M

Magnezyum Alüminyum Silikat: Hacim artırıcı. Sinir sistemi için zehirli olduğu bilinmektedir. Ayrıca solunum sistemini olumsuz etkilediğini gösteren bulgular vardır. Biyobirikimli ve doğada kalıcı olduğu düşünülmektedir. Ekosistem için zehirlidir.

Magnezyum Karbonat: Nem emici, hacim artırıcı, bağlayıcı, pH dengeleyici ve opaklaştırıcı (ışık geçirimini azaltıcı). Endüstride, ilaç sanayisinde, gıda sektöründe ve kozmetik üretiminde kullanılır. Yanmaz özelliklerinden ötürü ateş tuğlası yapımında ve yapı elemanlarının yangına dayanıklı hale getirilmesinde kullanılır; yanmazlığı artırmak için plastiklere katılır. İlaç sanayisinde antasit ve laksatif özelliklerinden faydalanılır. Gıda etiketlerinde E504 rakamıyla ifade edilir. Nem emici özelliğinden ötürü tuza katılır. Magnezyum karbonat içeren renklendirilmiş gıdalar renklerini daha uzun süre korur. Genel olarak zararsız bir kimyasaldır. Sindirim sistemi tarafından emilmediği için zehirleyici etkisi yoktur, ancak doz aşımı durumunda ishale yol açar. Biyobirikimli değildir ve çevre için zararlı olmadığı düşünülmektedir. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 0’dır (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Magnezyum Stearat: Topaklanma önleyici, hacim artırıcı, renklendirici, akışkanlık düşürücü. Bu kimyasalın insan sağlığına etkileri yeterince araştırılmamıştır. Ekosistem için zehirli ve doğada kalıcı olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca biyobirikimli olma ihtimali vardır. Sıçanlarla yapılan deneylerde karaciğer boyutunu etkilemiş, ayrıca deneklerde kilo kaybına yol açmıştır.

Metenamin: Bkz. Formaldehit salan koruyucu.

Mısır Nişastası: Başta gıda sektörü olmak üzere, çeşitli sektörlerde kıvam artırıcı, stabilizatör, nem tutucu, film oluşturucu, yapı düzenleyici ve bağlayıcı olarak kullanılır. Yaygın sanayi uygulamaları bulunur. Doğada çözünür plastik ve poşet imalatında, kâğıt imalatında, ilaç sektöründe tablet sıkıştırma ya da vitamin stabilizasyonu için ve tutkal sektörünün temel hammaddelerden biri olarak kullanılır.

Mika (Cl 77019): Kırılgan silikat mineralleridir. Renklendirici olarak kullanılır. İnsanlarda ve hayvanlarda biyobirikimlidir. Alerjiye yol açabileceği ve solunum sistemi için zehirli olabileceği düşünülmektedir.

Morfolin: Dietilenemid oksit gibi isimlerle ve BASF 238 ticari markasıyla bilinir. pH dengeleyici ve emülgatör olarak kullanılır. Zehirli bir kimyasaldır. Genellikle çok düşük dozlarda kullanılsa da, gıda dahil pek çok farklı yolla vücuda girebildiğinden kümülatif etkisi tehlikeli olabilir. Zehirli katışık (kontaminan) olarak nitrosamin içerebilir. Kanada’da kozmetiklerde kullanımı yasaklanmıştır.

 

N

Nafta: Petrol esaslı bir çözücüdür (solvent). Petrol rafinerilerinden çıkan bir ara ürün olduğu için, içinde birden fazla kimyasalı barındırır. Bunlar için bkz. N-Heksan, Dimetil Benzen, Tolyen, Siklo Heksan, Pentan, Heptan, Etil Benzen, Benzen, 1,2,4-Trimetil Benzen, Sülfür.

Nem Tutucu: Gıda ve kozmetik sektöründe, ürünlerin kurumaması için kullanılan maddelerdir. Gliserin, sorbitol, ksilitol, bunlardan bazılarıdır.

N-Heksan: Naftanın içindeki maddelerdendir. Çözücü (solvent) ve akışkanlık artırıcı. Gıda sektöründe, yağlı tohumlardan (ayçiçeği, soya) yağ çıkartılmasında kullanılır. Avrupa Birliği’nde kozmetik sektöründe kullanımı yasaktır. Sinir sistemi üzerinde olumsuz etkisi vardır. Kısa sürelerle maruz kalındığında hafif uyuşturucu (anestezik) etkisi vardır; esas tahrip edici etkileri uzun süre maruz kalındığında ortaya çıkar. Başta periferik, ancak zaman içinde merkezi sinir sistemini tahrip ettiğinden, kaslarda zayıflık, koordinasyon sorunları ve görme bozukluklarına yol açar. Düşük dozlarda bile etkili bir zehirdir ve zehir etkisi çevreye yayıldıktan sonra da devam eder. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 9’dur (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Nitrozamin: Bazı kozmetiklerde, böcek ilaçlarında (pestisit) ve çoğu kauçuk malzemenin üretiminde kullanılır. Sigara dumanında da bulunabilir. Gıda maddelerinde doğrudan bulunmasa da, bir gıda katkısı olan nitritlerin aminlerle tepkimeye girerek nitrozamin oluşturması mümkündür. Bu oluşum pişirme sırasında olabileceği gibi, midenin asitli ortamında da gerçekleşebilir. Nitrozamin içermesi muhtemel gıda maddeleri arasında bira, balık, balık ürünleri ve nitritle korunmuş etler ve peynirler bulunur. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, askorbik asitin nitrozamin oluşumunu engelediğini ortaya koymuştur. Bu nedenle bazı ülkeler nitrit katılan gıdalara askorbik asit eklenmesini şart koşar.Nitrozamin bileşenlerinin %90’ının kanserojen olduğu bulunmuştur. Ağız yoluyla alınan nitrozaminin en sık yol açtığı kanser türü mide kanseridir. Nitrozaminlerin ayrıca hormon dengesini bozduğundan ve bağışıklık sistemini baskıladığından şüphe edilmektedir.

Nonilfenol: Alkilfenol sınıfına mensup nonilfenoletoksilat denen endüstriyel sürfaktanların (deterjanların) ayrışması sonucu ortaya çıkar ve çevreye yayılır. Tekstil sektöründeki faaliyetlerin istenmeyen bir sonucudur. Östrojen hormonunu taklit ettiği için endokrin bozucudur. Atık sular yoluyla sualtı yaşamını tehdit eder ve doğada kolay kolay yok olmaz. Sualtı canlılarından bazıları için zehirlidir. Erkek balıkların dişileşmesinden sorumludur. Memelilerde dişi hormon faaliyetlerini taklit ettiği için meme kanserine yol açabileceği düşünülmektedir.

Nonilfenol Etoksilat (Nonoksinol): Deterjan ve emülgatör olarak kullanılan noniyonik aktif maddelerdir. Alkilfenollerin etoksilasyonu (içine etilen oksit eklenmesi) sonucu elde edilir. Vücudumuz bu kimyasalla östrojeni birbirinden ayırt edemediği için hormon bozucu bir maddedir. Balıkların dişileşmesinden sorumludur. Çözünürken, sualtı canlıları için zehirli bir madde olan nonilfenole dönüşür.

Noniyonik Aktif Madde: Bkz. Sürfaktan. Sert sudan anyonik sürfaktanlar kadar olumsuz etkilenmez; onlar kadar da köpürmez. Çok iyi bir yağ temizleyicidir. En çok çamaşır deterjanlarında, ev temizlik ürünlerinde ve elde bulaşık yıkama deterjanlarında kullanılır. Çamaşır deterjanlarında, birbirlerini tamamlayıcı özelliklerinden ötürü sıklıkla anyonik sürfaktanlarla birlikte bulunur. En sık kullanılan noniyonik sürfaktanlar yağ alkollerinin eterleridir. Polioksietilen veya glikosit tabanlıdırlar.

Nonoksinol: Bkz. Nonilfenol Etoksilat.

O-Ö

Oksijen Bazlı Ağartıcı: Bkz. Ağartıcı, Hidrojen Peroksit, Sodyum Perborat, Sodyum Perkarbonat. Suyla karışınca oksijen salarak temizlik sağlar ve leke çıkarırlar. Klor bazlı ağartıcılardan daha yavaş çalışırlar ve daha pahalıdırlar; ancak renkleri bozmazlar, kumaşları yıpratmazlar ve zehirsizdirler. Dezenfektan ve koku giderici görevi de görürler. Küfü yok ederler. İpek ve yün gibi hassas malzemelerde kullanılmazlar. Oksijen bazlı ağartıcıları aktive etmek ve düşük sıcaklıklarda da etkili olabilmelerini sağlamak için ağartıcı aktivatörler (Bkz. TAED) kullanılır. Bu maddeler de zararsız kabul edilir.

Optik Parlatıcı:Eskiden çamaşırda kullanılan çivitin modern biçimidir. Ultraviyole ışınları emip, mavi ışık yansıtarak, kumaşların daha az sarı görünmesini sağlar. Optik parlatıcıya maruz kalan beyaz yüzeyler, üzerlerine gelenden daha fazla görünür ışık yansıtır; bu da çamaşır deterjanlarının “beyazlatma” etkisi olarak bilinir. Yıkama sırasında yok olan ağartıcıların yerine geçer. Kâğıt beyazlatmada ve kozmetik sektöründe (gri ve sarı saçların daha canlı görünmesini sağlamak ve göz altı morluklarını maskelemek gibi amaçlarla) kullanılır. Ciltle temasları alerjik tepkilere yol açabilir. Biyoçözünür değillerdir. Balıklar ve hayvanlar için zehirlidir; bakterilerde mutasyonlara neden olabilir.

Oriza Sativa Nişastası: Pirinç nişastası. Emici, hacim artırıcı, bağlayıcı, akışkanlık dengeleyici. Gıda maddesi. İnsan sağlığı ve ekosistem açısından tehdit yaratmaz.

Öjenol: Karanfil ve tarçın gibi uçucu yağlarda doğal olarak bulunan, sentetik olarak da üretilebilen koku kimyasalıdır. Parfüm, nemlendirici gibi ürünlerde rastlanabilir. Alerjilerle ve kontakt dermatitle ilişkilendirilmiştir. Bağışıklık ve organ sistemi için zehirlidir.

P

Paraben: Kozmetik sanayiinde en yaygın kullanılan koruyucudur ve ticari sır kabul edildiği için genellikle listelenmeyen parfüm malzemelerinin içinde yer alır. Etiketlerde metilparaben, etilparaben, propilparaben, butilparaben gibi isimlerle yazılır. Dikkat edilmesi gereken diğer kimyasallar 4-hydroxyebzoic acid, propyl ester, propyl 4-hydroxybenzoate, benzoic acid ve 4-hydroxybutyl ester’dir. Şampuan, nemlendirici, tıraş kremi, temizlik jeli, deodoran ve diş macunu gibi ürünlerde bulunur. Vücuda deri yoluyla girdiği için yiyecekler gibi metabolize olmaz ve doğrudan kana karışır. Östrojeni taklit ederek meme kanseri riskini artırır. Erkekte üreme işlevlerini etkileyebilir. Bağışıklık sistemi ve organlar için zehirlidir, alerjendir, dermatitle ilişkilendirilmiştir ve hayvanlarda kansere yol açtığı kanıtlanmıştır.

Parfüm: 3000’den fazla sentetik koku maddesinin içinden seçilen kombinasyonlarla yapılır. Çeşitli saç bakım ürünlerinde, nemlendiricilerde, kozmetik ürünlerde bulunur. Etiketlerde “fragrance,” “perfume,” “parfum,” “aroma” gibi isimlerle yazılır. “Kokusuz” yazan bazı ürünlerde bile bulunabilir. Etiketlerde parfümü görünce o üründen uzaklaşmak gerekir, çünkü ticari sır kabul edildiği için parfümün içindeki maddeleri listelemek zorunlu değildir. Petrol türevi kokular, alerjilere, baş ağrısı ve baş dönmesine yol açabilir; solunum yollarını tahriş edebilir. Genellikle içinde yüksek miktarda ftalat bulunur. Kokuyu sabitlemek ve cilt tarafından emilimini artırmak için kullanılan ftalatlar, endokrin sistemini bozar ve meme kanseri ve doğum kusurlarıyla ilişkilendirilmiştir.

PEG-: Polietilen glikolün kısaltmasıdır. Arkasından gelen rakam, polimer zincir uzunluğunu belirtir. Son cümle size birşey ifade etmiyorsa üzülmeyin. Önemli olan, rakam büyüdükçe kimyasalın molekül ağırlığının arttığı ve akışkanlığının ve bazı özelliklerinin değiştiğidir. Molekül ağırlıklarına bağlı olarak plastikleştirici, yumuşatıcı, bağlayıcı, hacim artırıcı, cila, yağlayıcı, çözücü (solvent) olarak ve izin verilen miktarlarda gıda sektöründe kullanılmaktadır. Polietilen glikol aynı zamanda başka moleküllere, özellikle yağ moleküllerine bağlanabilir. Bu durumda, PEG-xxx bir “ön ad” olarak karşımıza çıkar. Örneğin “PEG-30 Lanolin”. PEG’lerin kendi başlarına zehirli olmadıkları düşünülse de, üretim süreçlerinde etilen oksit bulunur. Bu da, bir yan ürün olarak 1,4-dioksan oluşturabilir. Etilen oksit, sinir sistemini etkileyen bir zehirdir ve kanserojendir. 1,4-dioksansa, hemen hemen tüm organlar için zehirli olduğu gibi, tehlikeli bir kanserojendir.

Pentan: Çözücü (solvent) ve akışkanlık artırıcı. Zararlarına ilişkin araştırma miktarı kısıtlıdır, ancak duyu organlarını tahriş ettiğine dair bulgular kesindir. Çevre için zararlı olduğuna dair bir bulgu yoktur. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 1-2’dir (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Pentasodyum Trifosfat: Bir çeşit fosfat. Suyu yumuşatır ve alkali hale getirerek, yüzey aktif maddelerin etkisini artırır. Zehirsiz kabul edilir. Gıda maddelerinde bile sınırlı miktarda kullanılabilir. Ekosistemler için doğal bir besindir; dolayısıyla, atık sular yoluyla göllere, denizlere karıştığında bazı organizmaların istenmeyen oranda çoğalmasına neden olur. Bu da ekosistemin dengesini bozarak bazı türlerin yok olmasına yol açar.

Persea Gratissima: Avokado meyvesi. Gıda maddesidir. İnsan sağlığı ve ekosistem açısından tehdit yaratmaz.

Polietilen Glikol: PEG-30. Bağlayıcı, akışkanlık azaltıcı ve nemlendirici. Deri ve duyu organları için zehirli olduğu düşünülmektedir. Üretim sürecinde etilen oksit ve/veya 1,4-dioksan oluştuğundan, bu kimyasalları da barındırabilir.

Polietilen Glikol 6000: PEG-150. Etilen oksit polimeri. Bağlayıcı ve nem tutucu. Tavşanlarla yapılan deneyler, hemen hemen tüm organlar için zehirli olduğunu ortaya çıkarmıştır. Ayrıca gözleri tahriş eder. Etilen oksit ve onun yan ürünü 1,4-dioksan, kanserojen olduğu bilinen maddeler.

Polietilen Gliseril Tallovat: PEG-130. Sürfaktan. Kendisi zehirli olmasa da, üretim sürecinde etilen oksit ve/veya 1,4-dioksan oluştuğundan, bu kimyasalları da barındırabilir. Hem etilen oksit, hem de 1,4-dioksan kanserojen maddelerdir.

Polikarboksilat: Ağır moleküllü polimerlerdir. Çamaşır ve bulaşık deterjanlarında, kısmen polifosfatların yerine, deterjan geliştirici olarak kullanılırlar. Ayrıca lekeleri dağıtarak yeniden çökmelerini engellerler. Biyoçözünürlükleri oldukça yavaştır, ancak su altındaki organizmalar için zehirsiz sayılırlar.

PPG-15 Stearil Eter: Cilt yumuşatıcısı. İnsan sağlığına etkileri, araştırmaların yetersizliği yüzünden bilinmemektedir. Ekosistem için zehirli olduğu düşünülmektedir, ancak doğada kalıcı ve biyobirikimli değildir.

Propilen Glikol: Çözücü (solvent), akışkanlık düzenleyici, dezenfektan, koruyucu, donma önleyici (antifriz), nem tutucu, gıda katkısı (E1520). Çok çeşitli uygulama alanları olan, organik bir alkoldür. Cildin emiciliğini artırır. Parfümlerde, diş macunlarında, saç boyalarında, şampuan ve saç kremlerinde, nemlendiricilerde ve yaşlanma karşıtı ürünlerde rastlanabilir. Cildi, gözleri ve ciğerleri tahriş eder; cilde temas ettiğinde kontakt dermatit veya kontakt ürtiker gibi alerjik tepkilere yol açabilir. Genel olarak zararsız olsa da yüksek dozlarda zehirli etki gösterir. Bununla birlikte, kediler ve köpekler için çok daha düşük dozlarda (9 ml/kg) zehirlidir. Biyobirikimli değildir. Doğada kolayca çözünür; ancak bu sırada yüksek miktarda oksijen tüketir. Bu nedenle karıştığı su yollarındaki oksijeni tüketerek, oksijen soluyan canlıların azalmasına yol açabilir.

Proteaz: Bkz. Enzim. İnsan vücudu dahil, pek çok canlı tarafından üretilen doğal bir enzimdir. Enzimler, seçici olarak kimyasal tepkimeleri hızlandırırlar. Yani her enzimin etkili olduğu belirli maddeler vardır. Proteaz, proteinlerin parçalanmasını hızlandırır. Bu özellikleri nedeniyle bulaşık ve çamaşır deterjanlarında, protein bazlı gıda maddelerinin parçalanmasında kullanılırlar. Biyolojik kökenli oldukları ve görevlerini yaparken kısmen “tükendikleri” (parçalandıkları) için doğada çözünürlükleri yüksektir. Doğrudan kana karışırsa çok etkin bir zehire dönüşür. Yılan zehirinin bileşenlerinden biridir.

PVM/MA Kopolimer: Polivinil metil eter ve maleik asit kopolimeridir. Tabaka oluşturucu, akışkanlık düzenleyici, bağlayıcı, emülsiyon stabilize edici etkisinden faydalanılır. Diş beyazlatıcı ürünlerde, yüz nemlendiricilerinde, göz kremlerinde, yaşlanma karşıtı ürünlerde rastlanabilir. Diş macunlarında, bir antibakteriyel olan triklozanın etkisini artırır. Görece zararsızdır. Çocuk cildini tahriş edebilir.

Q

Quaternium-15: Bkz. Formaldehit Salan Koruyucu, Kuaterner (Dördüncül) Amonyum Bileşikleri. Dowco 184 ticari markasıyla da bilinir. Cilt için zehirli ve alerjendir. Ayrıca cilt ve göz için tahriş edici olabilir. Zehirli katışık (kontaminan) olarak formaldehit içerebilir.

S

Sabun: Yağ asitleriyle bir alkalinin (kostik soda) saponifikasyon denen kimyasal tepkimesinin yan ürünlerinden biridir (diğeri, gliserin). Bitkisel veya hayvansal yağlardan üretilen (oleokimyasal) bir sürfaktandır. Aslında bir çeşit tuzdur. Yağ asitleri sodyum hidroksitle birleşince kalıp sabun, potasyum hidroksitle birleşince sıvı sabun ortaya çıkar.

Selüloz: Kâğıt hamuru. Emici, hacim artırıcı, kayganlaştırıcı, opaklaştırıcı, akışkanlık dengeleyici. Zehirli değildir. İnsan sağlığı ve ekosistem açısından tehdit yaratmaz.

Selüloz Sakızı: Kimyasal işlemden geçmiş selüloz türevidir. Gıda (E466) ve kozmetik sektöründe bağlayıcı, emülgatör, akışkanlık düzenleyici ve tabaka oluşturucu olarak kullanılır. Parfüm malzemelerinin içinde yer alabilir. Diş macunu, fondöten, güneş kremi, nemlendirici, deterjan gibi ürünlerde rastlanabilir. Zararsızdır.

Siklo Heksan: Naftanın içinde bulunabilen maddelerden. Çözücü (solvent). Sinir sistemi üzerinde olumsuz etkisi vardır. Buharı, solunum yollarını ve duyu organlarını tahriş eder. Çevre için zararlıdır. Biyobirikimli olduğuna dair bulgu yoktur. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 4’tür (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Silika Hidrat: Etiketlerde hydrated silica olarak geçebilir. Bir çeşit silikon dioksit, yani kumdur. Aşındırıcı, emici ve opaklaştırıcı etkisi vardır. Diş macunlarında, güneş kremlerinde, fondötenlerde ve bazı pudralarda bulunur. Zehirli olmadığı için görece zararsız olsa da, insanlarda ve hayvanlarda biyobirikimlidir.

Sirke: Bkz. Asetik Asit.

Sitrik Asit: Limon tuzu (E330). Zayıf, organik bir asittir. Hemen hemen tüm canlıların bünyesinde bulunur, ancak en yoğun olarak limon ve turunçgillerde görülür. Gıda, kozmetik, temizlik, kumaş boyama, fotoğraf alanlarında ve çeşitli endüstriyel süreçlerde uygulamaları vardır. Kullanıldığı yere göre pH dengeleyici, koruyucu, emülgatör, şelatlaştırıcı ya da su yumuşatıcı görevi görebilir. İnsan sağlığı ve ekosistem açısından tehdit yaratmaz, ancak gözleri tahriş eder. Genellikle iri taneli tuz şeklinde satılır. Toz halindeyse, solunum yollarını da tahriş edebilir. Laboratuvar hayvanlarında çok yüksek dozlarda solunum bozuklukları ve kas spazmlarına yol açmıştır. Yine çok yüksek dozlarda zehirlidir (Ancak örneğin sofra tuzu, sitrik aside kıyasla daha zehirlidir).

Sitral: Parfüm, koku maskeleyici.  İnsanlarda bağışıklık sistemi için zehirlidir. Bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesine yol açarak alerjileri tetikler. Cildi tahriş eder. Biyobirikimli veya doğada kalıcı olduğuna dair bulgu yoktur. Laboratuvar hayvanlarıyla yapılan farklı deneylerde bağışıklık sistemi, üreme organları, böbrekler, karaciğer ve merkezi sinir sistemi üzerinde olumsuz etkileri olmuştur. Sıçanlarla yapılan bir deneyde, tümör oluşumuna yol açmıştır.

Sitronelol: Parfüm, koku maskeleyici. İnsanlarda bağışıklık sistemini olumsuz etkilediği düşünülmektedir. Biyobirikimli veya doğada kalıcı olduğuna dair bulgu yoktur. Ekosistem için zehirli olmadığı düşünülmektedir.

Sodyum Benzoat: Gıda, ilaç ve kozmetik sektöründe kullanılan bir koruyucudur. Parfümlerin içinde yer alabilen maddelerdendir. Duyu organları için hafif derecede zehirli olduğu düşünülse de genel olarak zararsızdır.

Sodyum Bikarbonat (NaHCO3): Karbonat adıyla bilinir. Yüksek ısının altında sodyum karbonata (çamaşır sodası) dönüşür. Tuzlu bir tadı vardır. Suda çözünür. Hafif bir antiseptik, dezenfektan ve antifungaldir (biyopestisittir). Alkali olduğundan, asitleri nötralize eder. Aynı sebeple koku gidericidir (deodoranlarda, çamaşır yıkamada, giderlerde, çöp öğütücülerde ve hayvan idrarını temizlemede kullanılabilir). Doğal bir yangın söndürücüdür. Banyoda, kaşınan cildi yatıştırır. Mutfakta hamur kabartmada, tıpta antasit olarak kullanılır. Diş macunlarında, plakla savaşmaya ve dişleri beyazlatmaya yarar. Şampuan yapımında kullanılabilir. Hafif aşındırıcı olduğu için iyi bir ovma tozudur. Suyla macun haline getirilip bekletildiğinde dibi tutmuş tencereleri, fincanlardaki çay-kahve lekelerini temizler, gümüş parlatır. Alüminyumun üzerindeki oksit tabakasını bozduğu için bu metalle kullanımı tavsiye edilmez.

Sodyum Fluorid (NaF): Diş bakımında çürüğe ve plağa karşı korur. Diş macunlarında, diş beyazlatma ürünlerinde, ağız yıkama sıvılarında, ağız kokusu gideren ürünlerde ve ağız içine sürülen ağrı kesici ürünlerde rastlanabilir. Yüksek dozlarda ölümcüldür. Cildi, gözleri ve ciğerleri tahriş eder. Beyin ve sinir sistemi üzerinde olumsuz etkileri olduğu düşünülmektedir. Mutajen olduğu (hücre yapısını değiştirdiği) kanıtlandığından, kanserle ilişkilendirilmiştir. Fazla miktarda diş macunu yutan çocuklarda bağırsak rahatsızlığı ve zehirlenmeler görülmüştür.

Sodyum Hidroksimetilglisinat: Bkz. Formaldehit salan koruyucu.

Sodyum Hidroksit (NaOH): Fazlasıyla kostik (aşındırıcı, yakıcı) ve reaktif bir inorganik bazdır. Gözleri, cildi ve ciğerleri tahriş eder. Organ sistemi için orta derecede zehirlidir. Nemlendiricilerde, kalıp sabunlarda, yüz temizleyicilerde ve yaşlanma karşıtı ürünlerde rastlanabilir.

Sodyum Hipoklorit (NaCIO): Bkz. Ağartıcı. Çamaşır suyu adıyla bilinen klor bazlı ağartıcı. Mükemmel bir leke çıkarıcı ve mikrop öldürücüdür. Düşük dereceli sıcaklıklarda da etkilidir. Renkli kumaşları soldurur. Üreme, endokrin ve bağışıklık sistemi hastalıklarına neden olabilir. Akciğerleri ve deriyi tahriş eder. Çevreye saldığı bileşenler kanserle ilişkilendirilmiştir. Evde çocuk zehirlenmelerinin başlıca sebebidir. Amonyaklı ürünlerle, sirke, limon suyu ve diğer asitlerle karıştırıldığında zehirli gazlar oluşturur.

Sodyum Karbonat: Çamaşır sodası olarak bilinir. Sodyum bikarbonatın kuvvetli alternatifidir. Daha alkali, dolayısıyla daha kostiktir. Çıplak elle dokunulmaması ve solunmaması tavsiye edilir. Mide yoluyla alınması durumunda sindirim sistemini tahriş eder. Yağa karşı etkilidir. Koku gidericidir. Sudaki kireci etkisiz hale getirdiği için çamaşır beyazlatmada kullanılır. Zehirsizdir ve biyobirikimli değildir. Bazı diş macunlarında bile düşük dozlarda kullanılır. Alüminyum ve fiberglas (cam elyafı) yüzeylerde kullanılmamalıdır.

Sodyum Karbonat Peroksit: Bkz. Oksijen bazlı ağartıcı.

Sodyum Klorür: Sofra tuzu. Şampuan ve diş macunu gibi ürünlerde rastlanabilir. Mikroorganizmaların hücrelerinden suyu çekerek yaşamalarına engel olduğu için bazı yiyecekleri korumada ve yaraları dezenfekte etmede kullanılabilir. Ayrıca buzlanmayı engellemede ve yangın söndürücülerde kullanılır. Diş macunlarında aşındırıcı; banyo tuzlarında dolaşımı hızlandırıcı ve cilt soyucu olarak kullanılabilir.

Sodyum Lauret Sülfat (SLES): Bkz. Sürfaktan, 1,4-dioksan. Deterjan etkisi ve köpüğü artırması için kişisel bakım ürünlerine eklenen petrol türevi sürfaktanlardır. Şampuanlarda, duş jellerinde, diş macunlarında ve köpük banyolarında bulunur. Saç derisini fazlaca kurutabilir. Beyin ve sinir sistemini etkileyebilir, endokrin sistemini bozabilir, üreme bozukluklarına yol açabilir ve karsinojendir. İçinde bulunabilen 1,4-dioksan, gözleri ve solunum yolunu tahriş edicidir; kanserle ilişkilendirilmiştir.

Sodyum Lauril Sülfat (SLS): Bkz. Sürfaktan, anyonik sürfaktan. Emülgatör etkisi, deterjan etkisi ve köpüğü artırması için kişisel bakım ürünlerine eklenir. Şampuanlarda, duş jellerinde, diş macunlarında, yüz temizleyicilerde ve köpük banyolarında bulunur. Saç derisini fazlaca kurutabilir; cildi, gözleri ve ciğerleri tahriş edebilir. İç organlar ve çevre açısından orta derecede zehirlidir. Durulandıktan sonra bile deride bir miktar kaldığı ve deri tarafından emildiği kanıtlanmıştır. Çeşitli kimyasallarla tepkimeye girerek kanserojen olduğu bilinen nitrozaminlere dönüşebilir. Diş macunlarında kullanılan SLS’nin ağızdaki aftları artırdığını gösteren araştırmalar vardır.

Sodyum Monofluorofosfat: Diş macunlarında, dişleri aside karşı dirençli hale getirerek çürükleri engellemeye yardımcı olur. Kas, kemik ve sinir sistemi için orta derecede zehirli olduğu düşünülmektedir.

Sodyum Perborat: Bkz. Ağartıcı, Oksijen Bazlı Ağartıcı. Toz haldedir. Son yıllarda deterjanların boron içeriğini azaltma çalışmaları sonucu yerini sodyum perkarbonata bırakmıştır. Düşük sıcaklıklarda da etkin olabilmesi için genellikle ağartıcı aktivatörlerle beraber kullanılır.

Sodyum Perkarbonat: Bkz. Ağartıcı, Oksijen Bazlı Ağartıcı. Toz haldedir. Son yıllarda deterjanların boron içeriğini azaltma çalışmaları sodyum perboratın yerini almıştır. Kolayca çözünür. Düşük sıcaklıklarda da etkin olabilmesi için genellikle ağartıcı aktivatörlerle beraber kullanılır. Çamaşır ve bulaşık deterjanlarında rastlanabilir.

Sodyum Poliakrilat: Emici, emülsiyon dengeleyici, akışkanlık düzenleyici. Orta derecede zehirli bir maddedir. Vücut tarafından emilimi oldukça düşük ve doğada kalıcılığı az olduğundan güvenli kabul edilir, ancak kesin bir sonuca varmak için daha çok araştırma yapılması gereklidir. Tavşanlarla yapılan deneylerde, gözleri tahriş ettiği belirlenmiştir.

Sodyum Sakarin: Gıda (E954), kozmetik ve ilaç sanayiinde suni tatlandırıcı olarak kullanılır. Parfüm malzemelerinin içinde de bulunabilir. Diş macunu, diş beyazlatma ürünleri, ağız yıkama sıvıları, dudak parlatıcı gibi ürünlerde rastlanabilir. Çok farklı kaynaklardan vücuda fazla miktarda girebilmesi endişe sebebidir. İnsanlarda kansere yol açtığı teorisi son yıllarda çürütülmüştür. Ancak farelerde mutajen olduğu (hücre yapısını değiştirdiği) kanıtlanmıştır.

Sodyum Silikat: pH düzenleyici ve yenim (korozyon) önleyici. Tavşanlarla yapılan deneyler, orta kuvvette bir zehir olduğunu ortaya çıkarmıştır. Deri yoluyla alındığında bile zehirlidir. Ayrıca gözleri tahriş eder.

Sorbitol: Glusitol. Ürünleri nemlendirmek ve kıvamlandırmak için kullanılan bir şeker alkolüdür. Nemlendirici özelliği bakımından gliserine ucuz bir alternatiftir. Aynı zamanda tatlandırıcıdır. Diş macunlarında, nemlendiricilerde, yüz temizleyicilerde, tıraş kremlerinde, saç boyalarında, öksürük şuruplarında, şekersiz sakızlarda kullanılır. Yutulduğunda bağırsaklarda gevşetici etki yapar. Elma, armut, şeftali, erik gibi meyvelerde doğal olarak bulunur.

Stearet-2: Sürfaktan, emülgatör. Duyu organları için hafif bir zehir olduğu düşünülmektedir, ancak kesin bulgular yoktur. Etkileri üzerine, benzer kimyasalların etkilerine dayanarak tahmin yürütülmektedir. Ancak sıçanlarla yapılan laboratuvar deneyleri, yüksek dozlarda zehirli olduğunu göstermiştir. Ekosistem için zehirli olduğu düşünülmektedir.

Stearet-21: Sürfaktan, emülgatör, çözünürlük artırıcı. Stearet-2 ile hemen hemen aynı özellikleri taşır. Bu kimyasalın etkileri  üzerine de, benzer kimyasalların etkilerine dayanarak tahmin yürütülmektedir. İnsan sağlığı için ne tür tehditler oluşturduğu kesin olarak bilinmemektedir.

Stevia: Bkz. Stevya.

Stevya: Güney Amerika’da yetişen stevia rebaudiana isimli bitkinin yapraklarından elde edilen, şekerden 300 kat daha tatlı doğal bir tatlandırıcıdır. Diş macunlarında, ağız bakım ürünlerinde ve dudak koruyucularda/parlatıcılarda rastlanabilir. Zararsızdır.

Sükroz: Şeker. Nem tutucu. Gıda maddesi. İnsan sağlığı ve ekosistem açısından tehdit yaratmaz.

Sülfür: Kükürt.Antik dönemden bu yana kullanılan bir kimyasaldır. Sanayide çok yaygın kullanım alanları vardır. Bazı polimer ve lastiklerin üretiminde, kâğıt sanayiinde, tarım alanında böcek ve mantar ilacı olarak, gıda sektöründe koruyucu olarak, ilaç sanayiinde sivilce ilacı aktif maddesi olarak ve kozmetik sektöründe kepek şampuanı aktif maddesi olarak kullanılır. Zehirli değildir, ancak uzun süreli temas halinde cildi tahriş eder. Sülfür zerreciklerinin solunum yolları ve duyu organları üzerinde şiddetli tahriş edici etkisi vardır. Sülfür yandığı zaman sülfür dioksit açığa çıkar. Bu gaz suda çözündüğünde sülfürik asit oluşur ki, asit yağmurunun temel bileşenidir. Sülfürik asit, solunum yollarını ve duyu organlarını tahrip eder.

Sürfaktan: “Surface-active-agent”ın kısaltması (yüzey etkin madde). Bir ucu su tarafından çekilen (hidrofilik), diğer ucuysa su tarafından itilip (hidrofobik) yağ tarafından çekilen molekülleri olan, böylece normalde birbirine karışmayan su ve yağın birlikte çalışabilmesini sağlayan maddeler. Suyun yüzey gerilimini azaltarak, protein ve karbonhidrat tabanlı kirlerin ve yağların yapışmış oldukları yüzeyden kopmasını ve yeniden çökmemesini sağlar. Deterjanlarda, çamaşır yumuşatıcılarında, şampuan ve saç kremlerinde, diş macunlarında kullanılır. Köpürme sağlar. Bitkisel veya hayvansal yağlardan üretilen (oleokimyasal) türleri de vardır (bkz. sabun); ancak çoğu petrol türevi (petrokimyasal), yani sentetiktir ve biyolojik olarak parçalanana dek sualtı yaşamı için zehirlidir. Nonilfenol ve alkil benzen sülfonatlar, kolay kolay parçalanmaz. Dietanolaminler kolay parçalanmadıkları gibi atmosferdeki nitrojen oksitlerle ve diğer kimyasallarla tepkimeye girerek kanserojen olduğu bilinen nitrozaminlere dönüşürler. Sürfaktanlar deride kuruluğa, kızarıklığa, kaşıntıya neden olabilir. Anyonik, katyonik, noniyonik, amfoterik (bu sonuncusu daha nazik olduğu için el sabunu, şampuan gibi ürünlerde tercih edilir) gibi sınıfları vardır.

Ş

Şeker: Bkz. Sükroz.

Şelatlaştırıcı: Teknik olarak şelatlaştırıcılar, metal iyonları ile suda çözünür kompleksler oluşturan kimyasallardır. Bu sayede iyonu etkinsizleştirerek onun başka elementler veya iyonlarla tepkitmeye girmesini önler, çökelek veya tortu oluşmamasını sağlarlar. Şelatlaştırıcılar, kimyasal analizde, su yumuşatmasında ve şampuan ve gıda koruyucularında kullanılırlar. Sitrik asit, sabun ve çamaşır deterjanlarında suyu yumuşatmak için kullanılır. Yaygın kullanılan sentetik bir şelatör EDTA’dır. Fosfonatlar da iyi bilinen şelasyon ajanlarıdır. Şelatlaştırıcılar su arıtım sistemleride ve özellikle su ısıtma kazanlarının bakım sistemlerinde kullanılır. Tıp alanında şelatlaştırıcılar, cıva, arsenik veya kurşun gibi metallerin vücuttan atılmalarını sağlamak için kullanılır.

T

TAED: Tetra asetil etilen diamin. Oksijen bazlı ağartıcı aktivatörü. Bu ağartıcılar 40 derecenin altındaki suda etkinleşmediğinden, aktivatörlere ihtiyaç var. Hidrojen peroksitle TAED’in tepkimesi sonucu, hızlı bir ağartıcı olan parasetik asit ortaya çıkıyor. Zehirsiz.

Talk: Magnezyum silikat minerali. Çok iyi nem çektiği ve sürtünmeyi azalttığı için cildi kuru tutmada ve pişik önlemede kullanılır. Pudra halindeki bazı makyaj ürünlerinde de rastlanır. Çıkarılırken içine asbest de karışabildiği için kanserojen kabul edilmiştir. Günümüzde kullanılan talk pudralarında asbest ayrıştırıldığı için bu tehlike daha azdır; ancak yine de akciğer kanseriyle ve genital bölgede kullanıldığı takdirde yumurtalık kanseriyle ilişkisi olabilir. Özellikle bebeklerin ve astım hastalarının solumaması tavsiye edilir.

Tatlandırıcı: Gıda sektöründe ve ağız sağlığı ürünlerinde kullanılan, ürünlere şekerli bir tat veren maddelerdir. Sodyum sakarin ve sorbitol, en sık kullanılanlarıdır. Stevia ve ksilitol gibi bitkisel tabanlı tatlandırıcılar da vardır.

Terebentin: Harici analjezik (ağrı kesici), akışkanlık artırıcı, parfüm. Cilt, gözler ve solunum sistemini tahriş edebilir. Çevre için zararlı olduğuna dair bir bulgu yoktur. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 6’dır (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Terleme Önleyici (Antiperspiran): Genellikle alüminyum içeren tuzlardan imal edilir. Bazı kişilerde cildi tahriş eder ve inir sistemine zarar verir. Biyobirikimli olduğu düşünülmektedir. Ekosisteme zarar verir. Doğada kolay çözünmez. En çok kullanılan terleme önleyiciler, alüminyum klorür, alüminyum klorohidrat ve alüminyum-zirkonyum bileşenleridir.

Tetrasodyum Etidronat: Emülsiyon dengeleyici, akışkanlık düzenleyici. Zehirli ve biyobirikimli değildir. Doğada kalıcılığı düşüktür. Bu nedenlerle genellikle güvenli bir kimyasal sayılır, ancak sıçanlarla yapılan yüksek dozlu deneylerde, böbrek fizyolojisinde değişikliklere yol açmıştır.

Timerosal: Mercury sodium salt, mercurothiolate gibi isimlerle de bilinir. Koruyucu madde. Sinir sistemi için zehirli olduğu kanıtlanmıştır. Ayrıca üreme ve gelişim bozukluklarına yol açabilir. Kanserojen olduğuna dair bulgular vardır. Endokrin (hormon) dengesini bozar. Kalıcı, biyobirikimli ve çevresel zehirdir. Kanada’da kozmetiklerde kullanımı yasaklanmıştır.

Titanyum Dioksit (Cl 77891): Göz farı, fondöten, ruj, diş macunu gibi ürünlere beyaz pigment katan maddedir. Cilt tarafından kolaylıkla emilmediği ve UV ışınları soğurduğu için güneş kremlerinde de kullanılır. Fakat solunum yoluyla vücuda girdiğinde bağışıklık ve organ sistemi için orta derecede zehirli olduğu sanılmaktadır. Aerosollü ürünlerde kullanımı kanserojen kabul edilmektedir.

Tolyen: Naftanın içindeki maddelerden. Antioksidan, çözücü (solvent). Sinir ve üreme sistemleri üzerinde olumsuz etkisi vardır. Tolyen buharı, solunduğunda öfori (aşırı mutluluk hali) ve rahatlamaya yol açar (alkol alındığında olduğu gibi). Ayrıca kısa süreli antidepresan etkisi vardır. Bu nedenle “tinercilerin” tercih ettiği bir çözücü türüdür. Ancak kandaki tolyen oranı arttıkça baş dönmesi, mide bulantısı, görme bozuklukları ve benzeri sinirsel belirtiler ortaya çıkar. Yüksek dozlarda koma ve ölüme yol açabilir. Tolyen, suyla egzotermik tepkimeye girer. Yani suyla karıştığında ortaya ısı çıkar. Bu nedenle, doğası gereği nemli olan mükoza dokusu üzerinde özellikle tahripkârdır. Nefes ve yemek borusunu yakar; gözleri ciddi şekilde tahriş eder. Skin Deep Veritabanı’ndaki puanı 10’dur (0 en zararsız, 10 en zararlı).

Trietanolamin: Güçlü bir alkalidir. Yüzey aktif madde, pH dengeleyici, emülgatör ve koku maddesi olarak kullanılır. Kanserojen olabilir; cilt için zehirli ve alerjendir; zehirli katışık (kontaminan) olarak nitrosamine içerebilir.

Triklokarban: Antibakteriyel/antifungal koruyucu. Kalıp ve sıvı sabunlarda, antiperspiran deodoranlarda, akne karşıtı ürünlerde rastlanabilir. Cilt tarafından emilir. Hayvanlarda biyobirikimlidir. Endokrin sistemini bozar.

Triklozan: Antibakteriyel/antifungal ürünlerin sentetik etken maddesidir. Kozmetik sektöründe ve temizlik ürünlerinde koruyucu olarak kullanılır. Antiperspiran deodoranlarda, dezenfektan ürünlerde bulunduğu gibi, tıraş kremlerinde, saç kremlerinde, sıvı sabunlarda, el sabunlarında, yüz temizleyicilerde, diş macunlarında da bulunabilir. Cildi, gözleri ve ciğerleri tahriş eder. Biyobirikimlidir. Kanserle ve endokrin bozukluklarıyla; alerji ve dermatitle ilişkilendirilmiştir. Cilt yoluyla vücuda girer; anne sütünde bile bulunmuştur. Tiroid hormonunun üretimini bozar; bu da merkezi sinir sistemi üzerinde depresan etki yapabilir. Musluk suyundaki klorla birleştikten sonra, UV ışınlarının etkisiyle son derece zehirli maddeler olan kloroforma ve dioksine dönüşür. Aşırı kullanımı sonucu, daha dirençli bakteri gruplarının oluşmasından endişe edilmektedir. Triklozan kullanmaktan kaçınmak için, üzerinde “antibakteriyel” yazan ürünlerden uzak durmak önemli bir adımdır. Etiketlerde bir marka olan Microban adıyla da belirebilir.

Trisodyum EDTA: Şelatlaştırıcı, koruyucu, kıvam artırıcı. Serbest metal iyonlarına kenetlenerek, formüllerin bulaşıma (kontaminasyon) uğramasını önlerDoğada kolay kolay yok olmaz ve ağır metalleri eriterek suya karışmalarına neden olur.

Tuz: Bkz. Sodyum Klorür.

U

Uçucu Yağ (essential oil, öz yağ): Bitkilerin meyvelerinin, çiçeklerinin, saplarının veya köklerinin soğuk pres yöntemiyle sıkılmasıyla elde edilen uçucu yağlar. Ürünlere koku ve tat katarlar. Çok yoğun oldukları için çoğu zaman birkaç damladan fazla kullanılmazlar. Sabit yağlarla seyreltilerek de kullanılabilirler. Her birinin farklı özelliklerini görmek için Uçucu ve Sabit Yağlar sayfasını ziyaret ediniz.

Ultramarin: Ultramarine blue, lazurite, Pigment Blue 29, CI 77007 ve CI 77013 gibi isimlerle de anılır. Mavi ya da mavi/siyah renkli rimellerde kullanılan boyar maddedir. Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu (FDA), kozmetiklerde kullanımına sınırlandırmalar getirir. Çünkü maddenin zehirlilik seviyesine dair önemli bilgi eksikleri bulunmaktadır. Ayrıca, düşük dozlarda güvenli kabul edilse de, çeşitli ürünlerde bulunması nedeniyle (gıda ürünleri dahil) alınan günlük doz yüksek olabilir.

 

X

Xylitol: Bkz. Ksilitol.

Y

Yağ Alkollü Alkoksilat: Bkz. Noniyonik Aktif Madde.

Yüzey Etkin (Aktif) Madde: Bkz: Sürfaktan.

Z

Zeolit: Alüminosilikat mineralleridir. Doğal ve sentetik biçimleri vardır. Su sistemlerinde bazı canlıların aşırı çoğalmasına yol açan fosfatlara alternatif olarak, en çok çamaşır deterjanlarında kullanılır. Göz farı, pudra, allık, fondöten gibi kozmetik ürünlerde rastlanabilir. Tıpta, tarımda, su arıtma ve yumuşatmada, akvaryumlarda amonyağı filtrelemede ve kedi kumlarında da kullanılır. Deri tarafından emilir. Fazla zararlı değildir, fakat mutajen olabilir.

Zinc Oxide: Bkz. Çinko Oksit.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir